21 Ekim 2009 Çarşamba

Derbi

Derbi kelimesi aslında futbolun kurucuları ingilizlerin deyimidir.Aynı şehrin takımlarının oynadığı maçlar için kullanılmıştır ya da o ülkenin siyasi,dini,kültürel bakımından iki farklı kesiminin en büyük iki takımı arasındaki maçlara da kullanılır derbi kelimesi . Bakınız Celtic-Rangers , Barça-Real Madrid...

Türkiye'de derbi denince akla ilk Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki o ezeli(!) ve ebedi rekabet akla geliyor.Futbol bir endüstriye donüştüğünden , artık derbiler eskisi kadar dostane ve saygı çerçevesinde geçmiyor.En son maçta olanlar ortada.Birbirlerine "aman abi bokunu yiyim" diyen insanlar sahada kanlı bıçaklı kavgaya tutuştular.Arkadan kafa atan mı ararsın birbirinin ümüğünü sıkan mı ararsın.Sanırsınız amerikan güreşi.Hakem de kenarda durmuş sırtı yere gelenlere 3'ten geriye sayıyor,pes mi diye soruyor sanki.

Haftasonu bir büyük derbiye daha hazırlanıyoruz.Beni bilenler rengimide bilir.Doğduğumda bile pipimin bir yarısı sarı bir yarısı kırmızıydı.Zaten o meşhur gazetenin reklamında oynayan "Doğuştan fanatik" de bendim.İleride erkek çocuğum olursa kendi ellerimle boyayacağım oğlumun pipisini.Onu da The Time dergisine göndereceğim.

"Galatasaray Kadıköy'de ne zaman kazanmış len amuk !! " muhabbetleri dönüyordur yine.Elbet bu makus talihi yeneceğiz.Haydi aslanlarım ! Keita ve Nonda gibi iki zencimiz var ! Şimdi onlar düşünsün !!!

Yalnız aman diyim sizde benim gibi maçtan bir hafta önce iddaalı konuşmayın.Maçtan sonra bir haftada millet bana konuşuyor çünkü.Hiç iyi değil."Derbi maçlarının sonucu belli olmaz" diyip bir siyasetci kıvraklığıyla uzaklaşın ortamdan.

Arkadan kafa atanın pandik yiyeceği adaletli bir maç dileğiyle... Hayırlı günler.
Related Posts with Thumbnails