Küçük bir çocuksun sokağın ortasında. Gözün hep o köşede. Baloncunun döneceği köşe.
Arkandan koştururlar. Omuz atarlar, yere düşersin, üstüne basarlar. Öyledir bu koca mahallenin çocukları.
Kızmazsın, alışmıssındır bu düzene. Tek istediğin o Balonu görmektir. Kalkarsın, kalkarsın elbet baloncu gelince.
Geldi. Elinde balondan bir dünya, çeşit çeşit rengarenk, kendi içlerinde savaş verircesine içiçe ve birbirlerine sürtünerek.
Aslında düşüp kalkmazdın o Balonu görmeseydin. Katlanmazdın bu karmaşaya. Sen hep uzakta durmuştun bugüne kadar, gelmezdin böyle tufaya.
Yeşildi.
O farklıydı. Gösterişsizdi çocukların kapıştığı balonların aksine, en tepede kalmış, görünmezdi.
Yemyeşildi.
İzlerdin öylece. En uzaktan. Sanki sen orada değilmişsin gibi. O hep orada dursun yeterdi senin için.
Gülümserdin. Yeşilini görünce dalıp giderdin her tonuna. Yanındaydın her gözünü kapadığında. Yanında ve havada.
İpinin ucu görünmezdi, erişemezsin diyip vazgeçerdin ama yine de oturup bir kaldırıma izlerdin işte.
Korkmazdın. Mahalleden bir çocuğun eline geçmezdi. Geçemezdi. Geçmemeliydi. Geçer miydi ?
Fakat yeşildi be.
" Baloncu dur " diyemezdin. Küçücük veletsin. Yetmezdin Balonu tutmaya. Yeter miydin bilemezdin.
Yaklaşsan belki Baloncu' ya ? Yeşil desen ? Yok. Olmaz. Saçmalama.
Veletsin. Anlamazsın sen Baloncu'nun dilinden.
Gidiyor işte geldiği köşeden. Yarın görür müsün yine Yeşil Balonu ? Belki alırsın bu sefer, sımsıkı tutarsın ipinden.
Aptal.
Balon kim mi ?.. Ne farkeder ?
Baloncu kim peki ? Balonu hep elinde tutacak olandır Baloncu.
Ben kim miyim ? Ben küçük bir veletim, balonun yeşiline tutulan.
Copyright (c) 2010 Mizah-i Geveze. Design by Wordpress Themes Park